Hükümet merkezi, düşmanların şiddetli çemberi içindeydi. Siyasal ve askeri bir çember vardı. İşte böyle bir çember içinde yurdu savunacak, halkın ve devletin bağımsızlığını koruyacak (silahlı) kuvvetlere (onlar) emrediyorlardı. Bu biçimde yapılan emirlerle, devlet ve halkın araçları temel görevlerini yapamıyorlardı. Yapamazlardı da. Bu araçları savunmanın birincisi olan ordu da, ordu adını korumakla birlikte, elbette temel görevini yerine getirmekten yoksundu. İşte bunun içindir ki, yurdu savunmaktan ve korumaktan ibaret olan temel görevi yerine getirmek, doğrudan doğruya halkın kendisine kalıyordu... İşte buna KUVÂ-Yİ MİLLİYE diyoruz... 1923
VATAN POSTASI BATI

Gazeteler

(ULUSALCILIK,) DEVLETÇİLİK (KAPİTALİZM FİDELİĞİ) VE BİR KÜÇÜK-BURJUVA KURUNTU FİKRİ YÖN TEZİ ÜZERİNE

Yazar Dr. Hikmet Kıvılcımlı
06 09 2007
Günümüzde de topluma abanmaya kalkan Kadroculuk ve Yöncülük'ün "devletçilik", "batılılaşma", "çağdaşlaşma", "kalkınma", "sosyal adalet" zırvaları...
Emperyalizme ve kapitalizme karşı çıkmadan "tam bağımsızlık"tan bahseden, halk ve sınıf pusulasını yitirmiş "ulusalcılık"ın kimlerin değirmenine su taşıdığı 40 yıl önce anlatılmış...
Sınıflarüstü "devrimcilik"ten çeteciliğe ve küresel faşizmin taşeronluğuna uzanan eğilimler...
DEVAM